Hayatındaki herhangi bir konuda; iş, kariyer ya da diğer alanlarda her denemende başarısızlığa uğruyorsan, bocalıyorsan ve gerçekten bir başarılı olup olamayacağını merak ediyorsan yalnız değilsin! En başarılı girişim fikirlerinin ve girişimcilerin ardında çok benzer başarısızlık ya da iflas hikayeleri var. Poo-Pourri’nin kurucusu Suzy Batiz 40 yaşına kadar yaşadığı büyük başarısızlıklardan ve iflaslardan başarılı bir girişimin püf noktalarını çıkardı. İflasın ardından multimilyon dolarlık bir girişim kurdu.
Suzy gerisinde sayısız başarısız iş bıraktı. 40 yaşında iflas etti. Ve bu ilk iflası bile değildi. 2.kez başına geliyordu. Kendisine şöyle diyordu:
“Ben bu dünyanın en kötü girişimcisiyim”
ve bir daha iş dünyasına girmemeye yemin etti.
Ta ki aklına gelen o müthiş fikre kadar…
Bu fikrin heyecanını tüm bedeninde hissetti ve asla bırakmadı. Sonuç ise multimilyon dolarlık şirketinin doğuşu oldu.
YATIRIMCI OLMADAN MULTİMİLYON DOLARLIK BİR GİRİŞİMİN KURULUŞU
Suzy yaşamının ilk 40 yılı boyunca sezgisini takip etmedi, kalbinden gelen sesi dinlemedi ve hayatın pek çok büyük zorluğuyla karşılaştı: Aile içi şiddet, başarısız işler ve iflas. Ama Suzy bugün Poo-Pouri’nin CEO’su. Multimilyondolar değerindeki bu şirketi kimseden tek bir kuruş borç almadan ya da yatırımcı desteği olmadan kurdu ve büyüttü.
Her şey kötüye gitse de seni başarıya taşıyacak 3 taktiği anlattığım blog postu sana yardımcı olacak. Okumak ya da videoyu izlemek için buraya tıkla!
Poo Pourri için yaptıkları viral video şuan 106 bilyon izleyiciye ulaşmış durumda. Suzy en iyi 5000 girişimci arasında anılıyor. Ernst And Young tarafından onurlandırıldı. Forbes’a kapak oldu.
Peki hayatındaki bu muazzam değişimi nasıl başardı?
Suzy röportajlarında bu değişim öncesinde her zaman kendi dışında bir şey aradığından bahsediyor:
“Başarılı olduğumda daha önemli ve değerli biri olacağım. Ama bunca zaman asıl aradığım zaten içimdeymiş. Geçmişime baktığımda kurduğum işlerin hiç birisine tutku hissetmiyordum. Bu heyecanı takip ederek onları kurmadım. Başkalarının “bu işe yarar” dediği fikirleri, ne hissettiğimi kontrol etmeden takip ediyordum. Ve sonra elbette çuvalladım ve yüz üstü kapaklandım.”
Suzy 4 sene boyunca kendisini reset moduna almış. Yani her şeye ara vermiş. Yoga kamplarına ve workshoplara katılmış. Ve sonra asıl aradığının para değil, mutluluk olduğunu anlamış. Önceden para ve başarının onu aşırı mutlu edeceğini düşünüyormuş ve bunun için durmaksızın çabalıyormuş. Bunlardan bağımsız mutlu olmaya karar vermiş. Mutluluk enerjisini yükseltmek için çalışmaya başlamış. Sonra da Poo Pourri fikri kendiliğinden gelmiş.
Bir gün eniştesi ona şöyle sormuş:
"Banyodaki bu kokuyu geçirebilir misin?"
Suzy’nin hobisi ve tutku duyduğu şey aromaterapik yağlarmış. Şöyle cevap vermiş:
“Evet, kesinlikle. Bunun için yağları karıştırabilirim!”
O esnada bedeninde güçlü bir titreşim hissetmiş. Bu yeni fikrin bütün enerjisi bedeninde dolaşıyormuş. O anın gerçekten bir A-HA anı olduğunun farkındaymış. Bunu nasıl yapacağını bile bilmiyormuş, ama yapabileceğini bedeninde hissediyormuş.
Ve Suzy onca zamandır enerjisini yükseltiyordu. Kendini dış kaynaklardan bağımsız bir şekilde mutlu hissediyordu. Para ve başarıya olan bağımlılığını bırakmıştı. Oluşturduğu bu sarsılmaz enerji alanına uygun fikrin geleceği fırsat ise hop kucağına düşmüştü.
Bunun ileride bir iş olacağını bile bilmiyormuş. İş planı dahi yokmuş:
Sonra ise yaptığı tek şey bu yeni hedefine hem enerjisel, hem de fiziksel olarak bağlanmak olmuş. Burada BAĞIMLANMAK demiyorum, BAĞLANMAK… Yani bunun işleyip işlemeyeceğini ya da ileride bir iş olacağını bile bilmiyormuş. İş planı dahi yokmuş. Odaklandığı tek nokta bu koku problemini çözmek ve hissettiği heyecanmış. Geceler boyunca içerik araştırıyormuş. Yeni yağlar satın alıyormuş. Evine gelen misafirlere “büyük tuvaletin geldiyse, hadi çekinme yap ve bunu dene” diyerek ürünü test ettiriyormuş.
Ayrıca başarı konusunda ekstra taktik istersen harika bir blog postum var. Okumak ya da videoyu izlemek buraya tıkla
Şuan ise Suzy’nin multimilyon dolarlık bir şirketi var. Şirketini eskiden uyguladığı iş modelinden çok farklı yönetiyor. Yılın 12 haftası Maui’ye gidip tatil yapabiliyor. İşini tamamıyla sezgilerine güvenerek, ona heyecan veren şeyi takip ederek yapıyor. Bozulursa yeniden inşa ederim tutumunu benimsiyor.
Aynı Zen masterlarının kuma resim yapıp sonra bozmaları gibi. Asıl güç resimde değil, asıl güç o resmi yapan. Sonuca sıfır bağımlık, prosesteki heyecana odak ve şimdi sıradaki ne var? Tutumu..
İki hafta içinde 4 milyon dolarlık sipariş almışlar:
109 bilyon izleme alan viral videonun çıkışı da aynı şekilde olmuş. Hatta ajans iş başlangıcında kendisine bu videonun çok izlenmesini beklememesini söylemiş. Video öncesinde müşterileri varmış, mutlu bir şirketmişler. Ama videodan sonra ilk iki hafta içinde 4 milyon dolarlık sipariş almışlar. Ve o noktada yılda ancak 8 milyon dolar yapıyorlarmış. Tüm envanter ürünlerini satmışlar. Ve bu siparişleri karşılayacak ürün bile ellerinde yokmuş. Müşterileri arayıp paralarını iade almak isteyip istemediklerini sormuşlar. Ama hepsi yeni üretimi beklemek istemiş.
Ve benden bir söz:
"HAYALLERİNİ GERÇEKLEŞTİRMEK İSTEYEN HERKES BİR GİRİŞİMCİDİR."
Suzy’nin hem fiziksel, hem de bedensel yıkım ardından multi milyon dolarlık şirketini kurma hikayesi bana müthiş ilham oldu. Bence hayallerini gerçekleştirmek isteyen herkes bir girişimci. Sen de GİRİŞİMCİSİN! Sana bu yolculuğunda destek olması için Suzy’nin girişimcilik hikayesindeki işine yarayacak bakış açılarının üzerinden geçmek istiyorum:
Başarı ve paranın getireceği mutluluğu önce içince aktive et. Enerjini yükselt, zihnini bu mutluluğa odakla.
Enerjini yükselt doğru fikir sana gelecek. Buna güven. Geldiğinde de bunun enerjisel canlılığını tüm bedeninde hissedeceksin.
Hangi yöne gideceğini bilmiyorsan, başkalarının fikirlerini değil, sana tutku ve heyecan veren şeyi takip et. Şuan belki bunun ne olduğunu bilmiyorsun… Sorun değil, aynı Suzy’nin enerjisini değiştirdiğinde fikrin kucağına düşmesi gibi oda sana gelecek. Enerjini yükseltmek için destek istersen Proje: Hayallerini Gerçekleştir programı tam sana göre detaylar için buraya tıkla.
Hep bahsettiğim bir klişe, ama öyle, odağını, iyiye, seni mutlu edene odakla. Çıkan sonuçta öyle olsun.
Başarısızlıklar, iflaslar asla kötü değildir. İşlemeyeni anlarsın. Enerjini yükselttiğinde yeniden başlarsın. Ve öncekinden çok farklı bir düzende bir imparatorluk kurarsın. Aynı Suzy’nin farklı bir şekilde iş yapmaya başlaması gibi.
Gün sonu kontrol listendeki maddeler şunlar olsun: Gelişiyor musun, kişisel olarak eğleniyor musun, profesyonel olarak yeni şeyler öğreniyor musun? Bunlara cevabın evet ise, gerisi gerçekten önemli değil. Kalanı zaten geliyor.
Bu hikaye enerji seviyenin yüksekliğinin, kendinle huzur içinde olmanın ve odağın ne kadar olmazsa olmaz olduğunu yine gösteriyor. Ve sende kendinin tüm potansiyelini çıkarmak, tutku ve heyecan dolu işini yaptığın, üretken olduğun bir hayat istiyorsan sana harika bir haberim var.
İçinde 30 farklı enerji yükseltici aktiviteyi anlattığım 30 farklı video bulunan ve her aktiviteye özel eğlenceli çalışma dokümanı hazırladığım Proje: Hayallerini Gerçekleştir kendi üzerinde çalışma online programı ile yalnızca 30 günde enerji seviyende önemli bir fark yaratmak ve bunun getirilerini kucaklaman mümkün. Nefesimi tuttum heyecandan. Çünkü bu konuda aşırı işine yarayacağını biliyorum.
Şimdi sıra sende. Suzy’nin hikayesinden sonra iş hayatında nasıl kararlar aldın? Neleri değiştirmeye karar verdin? Yeni başarı tanımın ne? Günlük olarak enerjini yükseltecek hangi egzersizleri yapacaksın? Hadi yorumlara yaz ya da sosyal medyada beni etiketleyerek paylaş.
Ayrıca bu açıdan daha çok pratik istersen buraya tıklayarak hazırladığım ücretsiz online eğitime dakikalar içinde sahip olabilirsin.
Paylaşmak istediğin detayları, yolculuğunu ve yeni kararları lütfen yorumlara yaz. Çünkü bu pek çok farklı kişiye hayallerini gerçekleştirmesi için ilham olacak!Çünkü paylaşımların öyle güçlü ki başkasının da ilham alıp gelişmesine ve hayallerinin gerçekleşmesine destek olacak. Beraberce oluşturduğumuz bu güce postumu yazının aşağısındaki ve yukarısındaki paylaşım ikonlarına tıklayarak ve çevrenle paylaşarak destek olabilirsin. Şimdiden bu nazik katkın için çok ama çok teşekkürler.
Hep hatırla sen çok önemlisin ve değerlisin. Ve kendine özel rengi katarak gerçekleştirdiğin her hedefinle başkalarının hayatı daha anlamlı ve güzel olacak.
Haftaya "Hayallerin Cepte Perşembesi"nde görüşmek üzere!
🧡
Tuğçe