Herkese merhaba. Ben Tuğçe Sabaz. Bugün “Hayallerim Cepte” Perşembe’si ve sen de hayallerinle dolu bir hayat yaşamanda, hedeflerini kolaylıkla gerçekleştirmende sana yardımcı olacak bilgileri paylaştığım kanalımı izliyorsun.
Her şey kötüye gitse de corona virüsü sebebiyle evde kalsan da, işler dursa da, motivasyonun düşse de buna iyi gelecek bir tek sen varsın! Bu postta hayatta başarının sırrı olan 3 bakış açısını bulacaksın.
Evet bazen hayatta her şey planladığımız gibi gitmiyor. Beklenmedik durumlar ortaya çıkabiliyor. Kendimizi hedeflerimize giden hatta ilerlemek için yeteri kadar güçlü ve disiplinli hissetmeyebiliyoruz.
Ama aynı Queen’in dediği gibi “The Show must Go on”. Hayatımız bizim baş rolünü oynadığımız bir Show ise bu kesinlikle tüm görkemiyle devam etmeli.
Ve zaten evrende yeri geldiğinde böyle hissetmemiş biri yoktur herhalde. Mesela benim 28 yaşında çok aşık olduğum bir ilişkim sonlanmıştı. İşim yoktu ve gittiğim her iş görüşmesinde yeteri kadar tecrübem olmadığı için red ediliyordum. Yani hem iş, hem de ilişki anlamında kendimi total bir başarısızlık örneği görüyordum. Ailemle yaşıyordum. Huzur ve keyifle uyanmak benim için Uranüs kadar uzaktaydı.
O günlerde benim işime yarayan şey çalışmak ve hareket etmekti. Ne kadar da zor gelse de bir şekilde masamın başına oturup çevirmenlik işime devam ediyordum. Düzenleyerek ve temizlik yaparak enerjimi yükseltmeyi seçmiştim. Yeni şeyler öğrenmeye çalışıyordum. Spora gidiyordum.
Ve içimde çok güçlü bir niyet vardı. Bir şey olsun ve bu döngüden çıkayım, gerçek gücümü keşfedeyim diye.
Ve “Proje Özgürlük” kitabımda detaylarını bahsettiğim gibi, karşıma kel alaka bir şekilde nefes terapisi çıktı. Eğitimine katıldım. Ve gerçekten sonrasında hayatıma devam edecek gücü buldum, diğer alanlarda adım adım zamanla daha iyi versiyonuna geçti.
Ve şunu diyebilirim ki. Yaşadığım o durum olmasa belki hiç nefes terapisine başlamayacaktım ve pek çok insana ilham olmayacaktım.
Başarının Sırrı 1. Bakış Açısı:
Her şeyin ama her şeyin bir sebebi var. Sebebini görmem ölçüsünde deneyimlediğim durum işime yarar.
Hayatımızda bir boşluk oluştuğunda bundan rahatsız oluruz. Sanki bir yetimiz, bir becerimiz yokmuş hayat kayıyormuş gibi hissederiz. Ama boşluğa neden boş anlamını yüklüyoruz ki? Boşluk yeniliğin yaratılması için oluşan alandır. Boşluğun içine ne istersen koyabilirsin. Bunun için sınırsız olasılık var. Bu bilinmezlik aslında süper heyecan verici. 😊 Elbette her durumda benim başıma harika şeyler gelir bakış açısına inanmayı seçersen! İnancımı kuvvetlendirmekte ilham dolu hayat hikayelerini okumaya bayılırım. Eğer incelemediysen ilham veren güçlü kadın Tererai Trent’in hikayesini bloğumda incele. O şartlar ne olursa olsun asla vaz geçmedi ve hem kendinin hem de başkalarının hayatını değiştirdi.
Başarının Sırrı 2. Bakış Açısı:
Acı Benim Faydamadır. Onu sevmeyi seçiyorum.
Acıyı nasıl ele alıyorsun? Acıyı hissetmek bizim zaten yapımızda olan bir şey. Gayet doğal ve bir navigatör bir yerde. Ama çoğumuz acıyı, acı çekişe döndürüyoruz. Mesela durumumuzu acınası bir senaryo ile anlatıyoruz. Kendimizi çaresiz bir kurban gibi gösteriyoruz. Ya da buna direnç gösterip, hislerimizden kaçmaya çalışıyoruz. Ama bunlar yalnızca acının kanayan bir yara olarak kalmasına neden oluyor.
Tavsiyem, “Neden bu oldu? Nasıl bunun içinden çıkacağım? Şimdi ne halt edeceğim?” diye düşünceler aklına geldiğinde odağını değiştir. Çünkü bu odak yalnızca daha çaresiz hissetmene neden olur ve gelecek hakkında düşünüp endişelenerek istediğin bir geleceği yaratamazsın. Bu konuda çok işine yarayacak hedeflerine adanmışlığını artırmanın 5 yolunu anlattığım postumu mutlaka incele.
Başarının Sırrı 3.Bakış Açısı:
Anda yaşama üstadı ol. Çünkü Anda Yaşaman Senin Tek İşin!
Buna yardımcı olacak bir pratik. Yalnızca o günün işine ve onu keyifle yapmaya odaklan. Büyük hedefleri veya sonucu düşünmeyi bırak. Onlar şuanda işine yaramaz. Minik minik başla. Küçük hedefler koy. Mesela o gün yalnızca tırnaklarına bakım yapmak.. 30 dk nı ayır. Ama yarın değil bugün. Ve yalnızca tek bir şey seç.
Mesela böyle anlarda spora gitmeden önce, boş ver yarın yaparsın diye zihnimdeki zombi konuşup durur, ama bir gittiğimde de wouuw harika hissediyorum, iyi ki yapmışım diyorum. Çünkü spor yaparken anda kaldığım için zihnim rahatlıyor ve enerjim yükseliyor. Kendime verdiğim sözü gerçekleştirdiğim için kendime güvenim artıyor.
Bu konuda nefese odaklanmak acayip işe yarıyor. Nefes çalışmalarını anlattığım blog postumdaki nefes egzersizlerinden birini her gün mutlaka yapıyorum. Denemediysen postu incele ve senin için uygun olanı seç ve 3 dakikada olsa günlük rutinine kat!
Veeee Mary Tylor Moore ‘un hissettiğimiz acı ile ilgili harika bir sözü var
“Acı cesareti besler. Yalnızca ama yalnızca harika şeyleriniz olsaydı bu kadar cesur olamazdınız”
Bunu biraz değiştirerek anlamlandırmak istiyorum. Acı bizim potansiyelimizi daha yüksek deneyimlememize, neyi isteyip, neyi istemediğimizi anlamamıza ve bundan öğrenip kendimizi değiştirmemize yardımcı oluyorsa acı nasıl kötü bir şey olabilir ki. Öyleyse acıdan kaçmak yerine onu kutlayalım!
Ayrıca, bu bakış açılarını hayatında daha çok pratik etmene yardımcı olacak hem online, hem de ücretsiz bir eğitimim var. Linke tıkla ve e-posta adresine audio eğitimim ve de gelişim takip çizelgen gelsin!
Evet sana bu konuda paylaşacağım deneyimlerim ve bakış açılarım bu şekilde. Eğer bunlar sana da ilham olduysa lütfen farkındalıklarını ve kendi bakış açını yorumlara yaz. Çünkü bunlarla başka pek çok kişiye ilham olabilir ve hayatlarındaki hediyeyi kucaklamalarına yardımcı olabilirsin.
Ve başkalarının da acı ile danstaki onlara katkı sağlayan farkındalığa ulaşmasına yardımcı olmak istersen videoyu paylaşırsan çok sevinirim. Tek yapman gereken blog postunun aşağısındaki senin için uygun ikonlara tıklamak😊
Haftaya “Hayallerim Cepte” Perşembe’sinde görüşmek üzere!
Kocaman kalpten sevgilerimle,