Sabah gözlerini açıyorsun. Alarmın çalmasına daha 10 dk var. ‘Yine mi aynı teraneye gireceğim’ diye düşünüyorsun. İçinden derin bir ‘-offf’ geçirerek kalkıyorsun. Bu ‘-off’un içeriği senin için belki işin, belki yaşadığın şehir, belki aylık gelirin, belki ilişkin. Belki de kendini ispatlaman, ne kadar yeterli olduğunu göstermen gereken bir yığın alan. Peki şu durumda kafesteki bir kuştan farkın ne? Onun özgürce uçuşunu engelleyen içinde bulunduğu kafesin parmaklıkları, senin ise dış koşullar.

 

Kafesinin kapısını açabilecek anahtarın nerede olduğunu bilsen o anahtarı kullanmadan bir gün bile geçirir miydin? Kendini özgürleştirmeyi, özgürlüğünün müthiş renkleriyle buluşmayı pas geçer miydin?

 

Mesela bazıları müthiş paralar kazanıyor, aşırı mutlu ilişkiler yaşıyorken, bazılarının da peşini talihsizlik bırakmıyor. Bu kaderin bir cilvesi mi ya da bir tarafın doğuştan şanslı olması mı? Onlar daha mı akıllı, daha mı kapasiteli? Yoksa yalnızca  kendi kafeslerinin kapısını nasıl açacaklarını mı biliyorlar?

 

Proje Özgürlük: Bir Halt Olmamak adlı kitabımda kendi kafesimin kapılarını nasıl açtığımı ve 'kendi olma özgürlüğünün' tüm renkleriyle buluşmanın getirdiği muazzam hissi yazdım. 

 

Bir bilgi ancak pratiğe dönüştürüldüğünde anlamlıdır. Ancak o zaman işe yarar. Proje Özgürlük kitabını da bu bilinçle yadım:) Kendi hayatımda kişisel gelişim alanındaki bilgileri pratiğe dönüştürerek nasıl haftada 60 saat çalışıp kazandığımdan daha fazlasını ayda 20 saat çalışarak elde etmeye başladığımı, keyif ve çalışmanın benim için nasıl eş anlamlı hale geldiğini, tutku duyduğum hayallerimin işlerini yapmaya nasıl başladığımı ve de başkalarının alkışını almaktan çok daha tatmin edici ve mutluluk veren bir şeyi nasıl keşfettiğimi seninle tüm samimiyetimle paylaşıyorum. 

​

Hepsi gerçek, hepsi yaşanmış, hepsi filtresiz. 

 

Sen de hayatında bu ve dahasını istiyorsan harika! Proje Özgürlük: Bir Halt Olmamak tam sana göre:) Hadi sahne senin! Tüm evren senin kendi özgürleşme hikayeni izlemek için hazırda bekliyor.

​

​

​